Pages

12 Mart 2014 Çarşamba

Berkin Elvan'ın ardından kalemime yansıyanlar

ELVAN
Bir vakitler…
Kaldırımlardaki taşlar sonunda ezilmekten kurtulup barikatta gülümsediğinde
ToMASALlar usul usul televizyonlarda anlatıldığında
Kahramanlık destanları kulağımı uğuldattığında
Ağaçların kellesini alan cellatlar ortaya sökün ettiğinde
Oradaydım, öylece orta bir yerde, sokakta
Tıraş edilmeye çalışılıyordu o sıralar da isyan ateşi
Ama her seferinde daha gür, öbek öbek çıkıyordu köklerinden içimizde sızlayan bu asi yangının alevi
Harlandırıyorduk ortalığı bilimle, mizahla, kahkahayla

Çırpınıyordu benim de 14’lük yüreğim
Yaşama tutkundum zil zurna bir bilsen
Merak ediyordum 16. Yaşımı,
37. Yaşımdaki saçlarımın beyazlığını hayal ederdim
Sevdalığımın tan kızıllığında 50’imde mesela kiminle yılları devirmiş olacağımı,
Şuracağıma yârim diye kimi basacağımı
Delicesine bir aşkla kollarımda tutuyordum hayatı
Öyle bir sımsıkı sarılmış’ım ki bırakmaya niyetim yoktu

Bir sabah yine bir sabah
Sabah meltemi ılgıt ılgıt estiğinde
Taşıyordum yaşam pınarını içimde bu coşkunlukla
100 gram peynirimiz, birazcık kesik zeytinimizle
Hazırdık ya umut dolu günü karşılamaya
Mütevazı duruşlu soframızda
Sanırsam tek eksik bir parça somun ekmekti

Hazırda tuttuğum enerjimi hemen orada piyasaya çıkardım
Bir koşu alıp geleceğime inandım ve koştum fırladım sokağa
Sokağa bir grilik yansıdığını fark ettim peşi sıra o anda
Kuşların sesi, görünürlerdeki gagası, apartmanlar arası mis gibi edepsizliğin yaygarası
Hiç biri yoktu o sevimsiz günlük güneşlikte
Ne olmuştu? Kim nereye götürmüştü?
Firar mı etmiştiler? Nerelere kaybolmuşlardı?
Hayır hayır, onlar kentlerine, dünyalarına esastan bağımlılardı
Olsa olsa huzuru gasp eden birileri vardı.
Açık havadaki tekinsizliği daha da fark etti yiğit Elvan
Adımları serileşti, niyeti çetinleşti.
Ama olmadı, gülümseyişi, pirleşti.
Pir Sultan Abdal oldu.
Hain bir fişek gökyüzünü darağacı eyledi.
Yine nefes aldırmadan zulmü çalıştırdılar.
Nice çekilecek halayları susturdular.
Bakkaldan alınacak yarınlar yarım kaldı.
Bakkalın bir gazete kağıdına sarmalayacağı umutlar parçalandı
Bakkaldan eve götürülecek gökkuşağı kimsesiz kaldı.
Yedinci can göğe yükseldi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder